Bilgelik
ve Bağ: Ebeveynlik Sanatının Derinlikleri
Prof. Dr. Dr. Ümit Yazıcıoğlu
Ebeveynlik, sadece öğret-mekle sınırlı kalmayan, aynı zamanda anlayış, bağ ve iletişim gerektiren bir sanattır.
Bu makale, farklı yaşam felsefelerini, eğitimde kullanılan ilginç yöntemleri ve ebeveynlik deneyimlerinin zenginliğini keşfederken, temel kavramların ve öğretinin nasıl birleştiğine
odaklanır.
Joseon Hanedanlığından, Hwang Hui'nin oğlunu eğitme yöntemine, Nobel Ödüllü fizikçi Richard Feynman'ın babalık anılarına kadar uzanan örneklerle,
ebeveynlikteki yaratıcılığın ve anlayışın derinliklerini keşfeder. Eğitim sahnesinde ebeveynlerin rollerini, çocuklarını anlamanın gücünü ve eğitimin sadece bilgi aktarmaktan ibaret olmadığını
vurgular. Bu yazı, ebeveynlikteki değerlerin ve eğitimdeki derinliklerin kesişimindeki zenginliği ortaya koyarken, bir ebeveynin çocuklarıyla kurduğu bağın önemini ve bu bağın eğitimdeki etkisini
vurgular.
"Ebeveynlik, birçok farklı deneyimi, ilginç hikayeleri ve yaşam felsefelerini içinde barındıran bir karmaşık alanı ifade eder. Olgunluk, disiplin, sevgi ve öğretimin incelikleri,
ebeveynlerin çocuklarını yetiştirirken karşılaştıkları önemli kavramlardır. Bu kavramları kavramak, farklı toplumlarda ve dönemlerde ebeveynlerin eğitim anlayışlarına ve yöntemlerine ışık
tutabilir.
Joseon Hanedanlığında, önemli bir devlet adamı olan Hwang Hui'nin, oğlunu eğitirken kullandığı ilginç bir yöntem anlatılır. Oğlunun dikkatini çekmek için sıra dışı bir taktiğe
başvurdu: misafir gibi davranma. Bu öykü, eğitimde bazen beklenmedik yaklaşımların gerekliliğini gösterirken, bir babanın çocuğunu anlamak için ne kadar ileri gidebileceğini de
gösterir.
Hwang Hui, Joseon Hanedanlığında saygın bir devlet adamıydı. Ancak, onun bilgelik ve yetkinliği sadece devlet işleriyle sınırlı değildi; aynı zamanda oğluyla olan ilişkisinde de
gözlemleniyordu. Hwang Hui'nin oğlu, babasının tutkusunu paylaşmıyor ve öğütlerini dinlemekte isteksizdi.
Bir gün, Hwang Hui'nin oğlunu daha etkili bir şekilde eğitmek için alışılmadık bir yöntem denediği anlatılır. Oğlunun dikkatini çekmek ve önemli bir ders vermek için farklı bir
yaklaşım benimsedi. Hwang Hui, oğluna misafir gibi davranmaya başladı. Eve döndüğünde, oğlunu kapıda yüksek sesle selamladı ve şunları söyledi: "Sen beni baban olarak görmüyorsun, o halde bundan
sonra sana misafir gibi davranacağım."
Bu yaklaşım, oğlunun ilgisini çekti ve onu şaşırttı. Babasının bu değişik tavrı karşısında şaşıran oğul, aslında babasının sözlerini ne kadar az dikkatle dinlediğini fark etti.
İkisinin arasında bir iletişim eksikliği olduğunu anladığında, oğlunun gözlerinde yeni bir anlam belirdi.
Hwang Hui'nin oğlu, babasının gerçekten kendisini anlamaya, iletişim kurmaya ve bağ kurmaya çalıştığını fark etti. Bu anlık farkındalık, oğlunun babasının ne kadar derin bir sevgi ve
emekle yaklaştığını anlamasını sağladı. Babasının misafir gibi davranma yaklaşımı, aslında oğluna iletişim, anlayış ve sevginin eğitimdeki temel taşları olduğunu öğretiyordu.
Bu öykü, bazen eğitimde sıra dışı yaklaşımların ne kadar etkili olabileceğini ve bir ebeveynin çocuğunu anlamak için ne kadar ileri gidebileceğini gösterir. Hwang Hui'nin oğluyla
olan bu olağanüstü etkileşim, alışılmadık bir yöntemin aslında derin bir anlayış ve bağ kurma çabası olduğunu gösterir. Bu hikâye, eğitimdeki yaratıcılığın ve empatinin önemini vurgularken, bir baba
figürünün çocuğunu anlama isteğinin gücünü ortaya koyar.
Fizik alanında Nobel Ödülü kazanan Richard Feynman, babasının eğitim yaklaşımlarını hatırlayarak, konuyu öğretmek yerine merak uyandırmayı tercih ettiğini ifade eder. Bu, öğrenmenin
sadece bilgiyi ezberlemek olmadığını vurgularken, aynı zamanda etkili bir eğitim yaklaşımını temsil eder.
Ünlü figürlerin aile ilişkileri, eğitimde ebeveynlerin rolünü önemle vurgular. Yulgok Lee Yi'nin belirttiği gibi, eğitimde ebeveynlerin etkisi, öğretmenlerden daha da büyük olabilir.
Örnek olma, çocuğun yeteneklerini destekleme ve onları anlama, bir ebeveynin en değerli armağanlarından bazılarıdır.
Son Heung-min'in babası, çocuklarına örnek olmanın ve onlarla birlikte çalışmanın önemini vurgularken, Son Woong-jeong'un fikirleri de ebeveynlerin çocuklarını nasıl yetiştirdiği
üzerinde düşündürücüdür. Çocukların potansiyelini görmemek, onların gelişimine zarar verebilir ve eğitim sürecinde ebeveynlerin rolü büyüktür.
Bir ebeveyn olarak, çocuklarınızı yetiştirirken kullandığınız yöntemleri gözden geçirmek ve onların potansiyellerine nasıl yaklaştığınızı anlamak önemlidir. Eğitim, sadece bilgi
vermek değil, aynı zamanda bir çocuğun değerlerini ve bakış açısını şekillendiren bir süreçtir. Bu düşünceler, ebeveynlerin eğitimdeki rollerini anlama ve değerlendirme konusunda rehberlik
edebilir."
8 Ocak 2024, InterContinental (IHG) Hotels in Brüksel