Uzak Doğu / Güney Kore - Seyahatlerim

Kral Heungdeok'un mezarı

Uzak doğu ülkelerinden Kore ve Japonya’ya yaptığım ziyaretlerden birinde, Silla Krallığı'nın (M.Ö. 57-935) 42. hükümdarı (r. 826-836) Kral Heungdeok'un Kraliyet Mezarı'nı ziyaret etme fırsatım oldu.

Gyeongju. Mezar, höyüğü çevreleyen taş panellere oyulmuş 12 zodyak figürü de dahil olmak üzere bazı şaheserler içeriyor. Mezarı çevreleyen alan, Silla'nın antik tarihi ve kültürü hakkında değerli bilgiler sağlayan bir kaplumbağanın üzerine yerleştirilmiş bir taş tablet ve benzeri çok sayıda kültürel eser ortaya çıkarmıştır.

Dikkate değer bir şekilde, Kral Heungdeok'un mezarının girişindeki taş savaşçıların belirgin egzotik yüz hatları ve stilleri, Silla ile Orta Doğu arasında İpek Yolu üzerinde yapılan bir kültürel alışverişe işaret ediyor. Bu, krallığın diğer kültürlere açıklığını vurgular ve medeniyetler arasındaki kültürel alışverişin ve anlayışın önemini dile getirir. Çeşitliliği kucaklamanın ve kültürler arası ilişkileri geliştirmenin önemini belirtir.

1957'de, Kore arkeolojisinin öncülerinden Choe Nam-ju tarafından, Kral Heungdeok'un yazılarının yazılı olduğu bir taş tablet şeklindeki, kültürel açıdan paha biçilmez bir eser gün ışığına çıkarıldı. Bu eserin keşfi, arkeoloji alanı için büyük bir atılımdı, çünkü bir mezarın sakinini tanımlamaya ve unutulmuş bir geçmişe ışık tutmaya yönelik paha biçilmez iç görüler sunuyordu. Taş tablet, keşfedildikten kısa bir süre sonra, o üniversitede tarih profesörü olan Min Yeong-kyu'nun tavsiyesi üzerine, eserin tarihsel öneminin kabul edilmesiyle, bu eseri daha iyi koruma amacıyla Seul'deki Yonsei Üniversitesi Kütüphanesine bağışlandı.

O zamanlar kültür varlıklarının korunmasına yönelik bir kanun yokmuş. Kral Heungdeok'un taş tableti, 1965 yılında Üniversite Müzesi'nin kurulmasına kadar iyi durumda korunarak kütüphanede sergilenmiş. Doğu Asya kültürü ve tarihi anlayışı için önemli. Ancak ne yazık ki taş tablet daha sonra tamamen kaybolmuş.

Kütüphaneye bağışlanan taş tabletin bilinmeyen bir zamanda kaybolması ve yerinin bilinmemesi, akademisyenler ve araştırmacılar arasında önemli bir endişe ve kaygıya neden oluyor. Olay, 15 Mayıs 1973'te günlük Chosun Ilbo gazetesinde en önemli haber olarak kitlelere duyuruluyor. Şaşırtıcı bir şekilde, eserin korumasıyla ilgilenen Min ve Yonsei Üniversitesi'ndeki diğer ilgili koruma profesörleri, tabletin kaybolduğundan gazetede çıkan habere kadar haberdar olmamışlar. Taş tabletin Japonya'nın Nara Eyaletindeki Tenri Üniversitesi Müzesi'nde bulunduğuna dair söylentiler vardı. Kamuya yapılan başvurular ve ilgili makamların soruşturmaları da dahil olmak üzere kayıp tableti bulmak için yapılan sayısız çabaya rağmen, tabletin kurtarılması bugüne kadar başarısız oldu. Maalesef, tabletin yerini bildiğinden şüphelenilen Min, 2005 yılında herhangi bir bilgi vermeden vefat etmiş. Böylesine paha biçilmez bir eserin ortadan kaybolması, kültürel mirası korumanın önemini vurgulamaktadır.

Özellikle, Silla Krallığı (M.Ö. 57-935) döneminde hüküm süren 56 hükümdardan, içinde oturanların gömülü olduğu yalnızca iki mezar tespit edilmiştir: Kral Muyul (29. kral) ve Kral Heungdeok.

Ayrıca Kral Heungdeok, Silla'nın askeri ve ekonomik gücünün gelişmesinde önemli rol oynayan yenilikçi bir hükümdarmış. Saltanatı sırasında Silla, kralın askeri lider Jang Bo-go'nun himayesi sayesinde donanmasını, uluslararası ticaretini ve teknolojik yeniliğini genişletmiş. Jang'ın dikkate değer liderliği altında Silla, Güney Jeolla Eyaletindeki Wando Adası'ndaki Cheonghaejin'in ana askeri karargahını ve ticaret limanını kurmuş.

Silla'nın deniz etkisi Doğu Çin Denizi boyunca genişlemiş ve Japonya ve Tang Hanedanlığı gibi komşu devletlerle ticari ilişkilerin gelişmesine olanak sağlamış. Kral Heungdeok'un hükümdarlığı ve mezarının tarihi değeri dikkat çekicidir.

15 Mayıs 2021 Güney Kore, Seoul