Europäische Institut für Menschenrechte - Prof. Dr. Dr. Ümit Yazıcıoğlu -
      Europäische Institut für Menschenrechte - Prof. Dr. Dr. Ümit Yazıcıoğlu -

Covid19 virüsü nedeniyle Güney Kore anılarım

Covid19 virüsü nedeniyle Güney Kore anılarım

Ümit Yazıcıoğlu

22 Mart 2020 itibariyle başkent Seoul’da ikamet ettiğim Güney Kore’de yeni tip Corona Virüs (Kovid-19) vaka sayısı 9 bin 887’e yükselirken, ABD’de 189.510’i geçti. Japonya Başbakanı Şinzo Abe, ülkesindeki organizasyonların 10 gün ertelenmesini istedi. Güney Kore Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi (KCDC) verilerine göre, ülkede bugün ülkede sadece bir yeni vaka tespit edildi. Böylelikle Güney Kore’de vaka sayısı 9 bin 878’ya çıktı. Başkent Seul’daki bir çağrı merkezinin 11. katında çalışan en az 50 kişide virüs tespit edildi.

Seul Belediye Başkanı Park Won-soon yatığı bir basın toplantısında, Corona Virüsle mücadele kapsamında 207 çalışanın karantinaya alındığını söyledi. Ülkede 165 kişi bugüne kadar Kovid-19 visüsü nedeniyle yaşamını yitirmiş. Güney Kore’de her gün 20 bin kişiye test uygulanıyor. Nüfusa kıyasla dünyada en yüksek test oranı burada yapılıyor.

Seoul‘ da Testi şöyle yapılıyor.

Virüs özellikle üst solunum yoluna yerleştiği için nazofaringeal sürüntü örneği (ağız ve burun mukozası) alınıyor. Alınan örnek PCR adı verilen genetik inceleme için ilgili uzmanların bulunduğu laboratuvarlara gönderiliyor. Yurt dışında Korona virüsü için geliştirilen tanı testlerinden biri olan Covid-19 tanı kiti aynan Güney Korede olduğu ğibi ülkemizin başkenti Ankara’da Ulusal Viroloji Laboratuvarı’nda da geliştirilmiş. Kit, hemen hemen virüsün tespit edildiği tüm ülkelerde, halk sağlığı merkezlerinde kullanılmaktadır. Normalde 4 -120 saat arasında sonuçlanan tanı testi bu kit ile 90 dakikaya kadar düşürülmüştür. İlerleyen zamanlarda sürenin daha da düşürülmesi uzmanlar tarafından planlanıyor.

21 Mart 2020 tarihinde Frankfurt’tan OY542 sefer sayılı uçakla sağ selim olarak takriben on saat süren bir uçuştan sonra 22 Mart 2020 tarihinde yerel saatle 12:05 de SEOUL INCHEON INTERNATIONAL hava alanına iniş yaptım. Uçaktaki tüm yolcularla birlikte karantinaya alındım. Test yapıldı sonuçlarını 23. Mart 2020 tarihinde yerel saatle 14:15 de öğrendim. Test sonuçlarım negatif çıktı. Korkulacak bir şey olmadığı için sevindim. Fakat buna nazaran on dört günlük karantinaya zaruri olarak alındım. İptal edilen tüm konferanslarımın ve bu nedenle doğan diğer masraflarımın tümünü buradan karşılıyorlar. Karantina kurallarına a dan z ye kadar uyuyorum. Çünkü, işte bana bir şey olmaz, ben gencim, sağlıklıyım, evde sıkıldık, dışarı çıkalım, herkes evinde, biz çıkabiliriz diyenler, gibi düşünmüyorum. Kurallara uyuyorum. Karantina Kurallarına uymayanlar hem kendilerine ve hem de çevrelerindeki insanlara en büyük zararı verebilirler. Tedbir, tercih değil, zarurettir.

İhmalin bedeli ağırdır.

İhmalin bedelinin ağır olmaması için Güney Kore hava alanına indikten sonra beni ve diğer yolcuları hemen karantinaya aldılar. Ben’den alınan örnek de 24 saat hizmet veren bir laboratuvara gönderilmiş. Korona virüse karşı mücadelede bu laboratuvarlar içinde ikamet ettiğim bu ülkede önemli bir işlev yapıyorlar. Ülke çapında bu amaçla 96 kamu ve özel laboratuvar ağı kurulmuş. Laboratuvarda test sonuçları 5-6 saatte alınıyormuş. Test sonuçları yukarıda da belirttiğim gibi yirmi dört saat içerisinde bana bildirildi, fakat aslında altı saat içerisinde test sonuçları öğreniliyor. Burada her gün yirmi bin insanın testi yapıldığı için test sonuçları test olan şahıslara yirmi dört saat içerisinde belirtiliyor.

Bu bağlamda şunu da belirtmek istiyorum.

Güney Kore 17 gün içinde korona19 virüsü nedeniyle testi geliştirip ülke çapında geniş bir laboratuvar ağı kurmayı başarmış. Yetkililer, 2015’teki MERS (Orta Doğu Solunum Sendromu) salgınında edinilen tecrübenin ardından ders çıkarıldığını söylüyorlar. O salgında Güney Kore’de 36 kişi ölmüştü. Bunun üzerine bulaşıcı hastalıklarla ilgili strateji geliştirilmiş, Hastalık Kontrol Merkezi en kötü olasılıklara karşı hazırlıkları yürüten özel bir birim oluşturmuş. Korona19 virüsü salgınında bu hazırlıkların önemli bir işlev gördüğü belirtiliyor.

Covid-19 testinin doğruluk oranının yüzde 98 olduğu belirtiliyor.

Güney Kore’deki Covid-19 testinin doğruluk oranının yüzde 98 olduğu belirtiliyor. Bu kadar fazla sayıda kişiye test uyguladığından dolayı Güney Kore örnek ülke olarak gösteriliyor. Ayrıca uzmanlar, isabetli testlerle erken teşhisin ve bunun sonucunda uygulanacak karantinanın ölüm oranını düşürmede ve virüsün yayılmasını engellemede önemli olduğuna inanıyorlar. Gün eleştiri veya açık arama günü değildir. Gün birbirimize çatık kaşla bakma, darılma, küsme, mesafe koyma, sırt dönme günü de değildir. Bir olursak muvaffak oluruz.

Korona19 virüsü, her doğal afetin işlediğini yapıyor.

 

Bunları anlatırken şu  düşüncemi  siz okuyucularımla paylaşmak istiyorum.  Bu günler bahsini çok ettiğimiz korona19 virüsü, her doğal afetin işlediğini yaparak bize, içinde bulunduğumuz sistemin kör noktalarına, eşitsizliğe, adaletsizliğe ayna tutuyor. Aynen ta 1300’lerde Avrupa’yı kasıp kavuran kara veba gibi, korona19 virüsü salgınından sonra da dünya, özellikle de insan odaklı olmayan küreselleşme, vahşi kapitalizmin işleyişi eskisi gibi olmayacak. Fakat yeni dünya düzeninin iyi olup olmadığını ise Korona19 virüsü değil, mücadele belirleyecek. Peygamber Efendimiz veba olan yere gidilmemesini, veba olan yerden de çıkılmamasını tavsiye ediyor. (…) Hazreti Ömer, Şam'a gitmek üzere yola çıkacakken orada bir salgın hastalık başladığının haberini alıyor ve yolculuktan vazgeçiyor. Bunun üzerine sahabeden birisi Hazreti Ömer'e, 'Allah'ın kaderinden mi kaçıyorsun?' diye soruyor. Hazreti Ömer'in bu soruya cevabı çok manidardır: 'Evet, Allah'ın kaderinden yine Allah'ın kaderine kaçıyoruz.' der." Korona19 virüsüy’le en iyi mücadeleyi Çin  ve Güney Kore yaptı. Avrupa ve ABD bu konuda bu iki ülke kadar başarılı değiller be başarılıda olamazlar. Bunun sebepler çok, başka bir yazımda değerlendireceğim.

 

Güney Korede Corona virüs salgının ülkede yayılmaması için tedbirlerin arasında en dikkat çekenlerin başında 14 gün kuralı ve zorunlu test geliyor. Belirtileri taşıyan ya da hasta olanlar için uzmanlar tarafından karantina süreci olan 14 gün kuralında evde kalmaları uyarısında bulunuluyor. Bende Güney Kore'nin başkenti Seoul'da karantinadaki onuncu günümdeki halim ve ahvalim sizlerle bu sütunlar vasıtasıyla paylaşıyorum. Bu vesileyle belirtmek isterim ki, Karantina, bulaşıcı bir hastalığa maruz kalan şüpheli durumdaki insan ve hayvanları, hastalığın en uzun kuluçka devresine eşit bir süre kimse ile temas ettirmemek suretiyle alınan tedbir sel faaliyetlerin tümü, sağlık yalıtımıdır. Kelimenin kökeni İtalyancadır. Ekonomisi ticarete dayanan Venedik Cumhuriyetinde, başkent Venedik'e salgın hastalık bulaşmasın diye kentte gelen gemiler 40 gün şehir açıklarında denizde beklermiş. Karantina kelimesi buradan gelir.

 

Neler yaptım ve yapıyorum.

* Seyahatlerimi erteledim, konferanslarımı iptal ettim

* Seul'daki ilk 14 günümü modern bir dairede geçiriyorum

* Ziyaretçi kabul edemiyorum ve kendimi izole ettim.

* İzole edilmiş başka bir kişinin odasına maskesiz girmiyorum.

* Odamı sık sık havalandırıyorum.

* Özellikle yaşlılar ve kronik hastalığı olanlarla temas kurmuyorum.

* Ellerimi sık sık su ve sabun ile en az 20 saniye ovarak yıkıyorum.

* Sık kullandığım yüzeyleri her gün temizliyorum

* Havlu gibi hiçbir kişisel eşyayı ortak kullanmıyorum.

* Kıyafetlerimi 60 ya da 90 derecede normal deterjanla yıkıyorum.

* Güçlü bir bağışıklık sistemi için bol bol sıcak su sıvı tüketiyorum, dengeli besleniyorum, uyku düzenime dikkat ediyorum.

* Apartmandan dışarı çıkmak zorunda kalırsam mutlaka maske takıyorum.

* Ateşim yok, öksürük bazen biraz var, nefes darlığım yok, evin içinde volta atıyorum.

* 22 Mart 2020 tarihinde Test oldum sonucu negatif.

 

Sonuç olarak değerlendirmek gerekirse:

Güney Kore Corona virüsle mücadelede ülkemiz Türkiye dede örnek alınmalı.

Corona19 virüsüyle savaşta Güney Kore ülkemizde model olarak değerlendirilmeli, çünkü daha önce MERS hastalığından edindiği deneyimle corona virüse (Covid-19) karşı şu ana kadar Güney Kore başarılı bir mücadele verdi. Güney Kore'de 9887 den fazla vaka olmasına rağmen ölü sayısı sadece 165. Üstelik Güney Kore olağanüstü hal ilan etmeden, şehirleri karantinaya almadan bunu başardı. Bu Başarının sırrı: Test, test, test. Güney Kore'de her gün 20 bin kişiye test uygulanıyor. Nüfusa kıyasla dünyada en yüksek test oranı burada yapılıyor.

Korona19 virüsüne karşı mücadelede  laboratuvarlar önemli bir işlev görüyor. Ülke çapında bu amaçla 96 kamu ve özel laboratuvar ağı kurulmuş. Laboratuvarda test sonuçları 5-6 saatte alınıyor. Sağlık yetkilileri bu yaklaşımın hayat kurtaracağına inanıyor. Güney Kore'de krona virüs vakalarında ölüm oranı yüzde 0,7 düzeyinde seyrediyor. Dünya Sağlık Örgütü rakamlarına göre dünya ortalaması ise yüzde 3,4. Ancak uzmanlar, birçok korona19 virüsüne yakalanan hastanın kayıtlara geçmediğini, bu nedenle gerçek ölüm oranının daha düşük olduğuna inanıyorlar.

Dünya Güney Kore'nin korona19 virüsüyle yapmış olduğu bu mücadelesini örnek almalı. Corona virüs vakalarının en fazla görüldüğü 8'incı ülke olan Güney Kore mücadele için çok farklı bir yöntem izledi. Güney Kore'de vaka sayısı 9887 olmasına rağmen, bugüne kadar sadece 165 kişi yaşamını yitirdi. Bu rakam dünya genelinde corona19 virüs bağlantılı yaşamını yitirenlerin ortalamasının oldukça altında seyrediyor.

 

Peki 50 milyon nüfusa sahip Güney Kore 29 Şubat 2020'de günde 909 olan vaka sayısını 01 Nisan 2020'de günde nasıl 101'e düşürdü. Uzmanlar bu işin sırrının şüphe duyulan herkesin teste tabi tutulmasından geçtiğini belirtiyor. Güney Kore şu ana kadar 370 bin kişiyi corona virüsü testine tabi tuttu. Her bir milyon kişiden 5 bin 200 kişiyi teste tabii tuttu. Sonuc olarak şunu belirtmek gerekir: Güney Kore'de 9887 vaka ve 165 ölüm var. Ölüm oranı: 165/9887=% 0,0166.

 

Bu ortamda Türkiye'de acilen bütün siyasi tutsaklar ve kader kurbanları bir an önce serbest bırakılmalı, bu ölümcül bu virüse karşı insanlık tarih önünde vicdan muhasebesi yapmalıdır. Herkes aklı selimle davranmalı. Zaman çok gecikmeden bir genel af çıkarılarak cezaevleri boşaltılmalıdır.

 

Güney Kore'nin başkenti Seoul'da halen karantinada olan bir bilim insani olarak ülkemizin tümünde bilakis doğu ve güney doğu Anadolu’da işin ciddiyetini anlamayıp hala sokağa çıkan vatandaşlarımıza bir önerim var; Evde oturup TV izlemek, yoğun bakımda boş tavanı izlemekten daha iyidir.

 

Güney Kore'nin başkenti Seoul'da bugünkü (yani 1. Nisan 2020 deki) karantinadaki halim, kendimi iyi hissediyorum. Allah’ım al-ı beyt-ı resulün hürmetine, mazlum insanlığı bu Korona19 virüs salgınından ve tüm musibetlerden kurtar.

 

İnsanlığa musallat olan bu virüsün yaşı yok. Her yaşta ve cinsiyetteki herkes taşıyıcı ve risk altında. Sosyal izolasyonla, evde kalarak, birbirimize dayanarak, yardımlaşma kanallarını aktifleştirerek, karamsarlığı kovarak korona virüsünün getirdiği karanlığı bertaraf edeceğiz. Zamanı geldiğinde hayat normalleşecek, birbirimizle kucaklaşacağız. Dayan aziz halkım, kahraman milletim, geceyi gördük, güneşi de göreceğiz.

 

Heyra hun bidin xatirê Xwedê ji mal dernekevin.


Kardeşiniz
Prof. Dr. Dr. Ümit Yazıcıoğlu

 

Empfehlen Sie diese Seite auf:

Druckversion | Sitemap
{{custom_footer}}