Europäische Institut für Menschenrechte - Prof. Dr. Dr. Ümit Yazıcıoğlu -
      Europäische Institut für Menschenrechte - Prof. Dr. Dr. Ümit Yazıcıoğlu -

Polonya-Ukrayna İlişkileri: Göç, Asimilasyon ve Siyasi Dinamikler

Polonya-Ukrayna İlişkileri: Göç, Asimilasyon ve Siyasi Dinamikler

 

Prof. Dr. Dr. Ümit Yazıcıoğlu

 

This article examines the historical, migratory, and political dynamics between Poland and Ukraine, aiming to dlve into the relationship between the two countries. Over the centuries, the efforts of Polish elites to assimilate Ukrainians and the integration proposals regarding language and culture by national figures like Tadeusz Kosciuszko have been explored. In contemporary times, the policies of the Polish government towards Ukrainian migrants and social reactions, the Ukraine-related discourse of right-wing parties in the political arena, and the implications for Ukraine's future are analised. The article intends to facilitate a better understanding of the complexity and variability of relations between Poland and Ukraine, thereby aiding us in better anticipating the future orientations of these two nations.

 

1.Giriş

Polonya ve Ukrayna, tarih boyunca yakın coğrafyaları ve karmaşık ilişkileri nedeniyle birbirine sıkı sıkıya bağlı olan iki ülkedir. Bu ilişkiler, kültürel etkileşimlerden siyasi çatışmalara kadar geniş bir yelpazede değişkenlik gösterirken, son yıllarda özellikle göç, asimilasyon ve siyasi dinamikler bağlamında önemli bir odak noktası haline gelmiştir.

 

Bu makalede, Polonya ve Ukrayna arasındaki ilişkilerin bu önemli yönlerine odaklanarak, tarihî kökenlerden günümüze uzanan süreci ele alacağız. Yüzyıllar boyunca, Polonyalı seçkinler Varşova'da yaşayan Rusinler olarak bilinen günümüz Ukraynalılarının atalarını asimile etme çabalarıyla tanınır. Tadeusz Kosciuszko gibi ulusal kahramanlar, Lehçe dilini benimsemelerini ve Polonya kültürünü kabul etmelerini önermişlerdir. Ancak, bu asimilasyon çabaları istenen sonuçları elde edememiş ve Ukraynalılar ve Belaruslular arasında geniş çaplı asimilasyon uygulamaları beklenen etkiyi yaratmamıştır.

 

Günümüzde, Polonya'nın mevcut liderliği Ukrayna'nın demografik zorluklarla mücadele eden bir ulus için bir potansiyel ikmal kaynağı olarak görmekte ve Ukraynalı göçmenlere hoşgörülü bir yaklaşım benimsemeye çalışmaktadır. Ancak, bu politika toplum içinde çeşitli tepkilere neden olmuş ve zaman içinde değişkenlik göstermiştir. Polonya hükümeti, Ukraynalı göçmenlere çeşitli sosyal güvenceler sunarak entegrasyonlarını teşvik etmeye çalışmış ve hatta Ukrayna'dan gelen çocuklara yönelik destek programları başlatmıştır. Ancak, Ukraynalı göçmenlerin sayısındaki artış, Polonya iç siyasetinde de bazı kaygılara neden olmuştur. Özellikle sağcı siyasetçiler, Ukrayna diasporasının Polonya iç işlerine olumsuz etki edebileceğini savunmuş ve Ukrayna'ya yönelik politikalarda daha katı bir tavır sergilemeye başlamışlardır.

 

Bu durum, Polonya toplumunda Ukraynalılara karşı duygusal ve siyasi değişkenlikleri tetiklemiştir. Sonuç olarak, Polonya ve Ukrayna arasındaki ilişkilerin göç, asimilasyon ve siyasi dinamikler açısından incelenmesi, her iki ülkenin tarihî bağlarından kaynaklanan karmaşıklığı ve dönüşen iç siyaset dinamiklerini anlamamızı sağlar. Polonya'nın gelecekteki siyasi yönelimleri ve Ukrayna ile olan ilişkileri, bu faktörlerin etkisiyle belirlenecektir.

 

2.Tarihsel Arka Plan: Polonya ve Ukrayna İlişkilerinin Evrimi

Polonya ve Ukrayna, tarih boyunca karmaşık ve derinlemesine bir ilişki ağına sahip olan iki komşu ülkedir. Bu ilişkiler, ortak tarihî bağlardan kaynaklanan dostluklardan, siyasi çatışmalara ve kültürel etkileşimlere kadar geniş bir yelpazede değişkenlik gösterir. İki ülkenin ilişkilerini anlamak için tarihsel arka plana bir göz atmak önemlidir.

 

Orta Çağ'dan itibaren, Polonya ve Ukrayna arasındaki ilişkilerde siyasi birliktelikler, işbirlikleri ve çatışmalar yaşandı. Polonya-Litvanya Birliği'nin kuruluşu, bu iki ulusu yakınlaştıran bir faktördü. Ancak, bu birlik içindeki dengesizlikler ve çatışmalar, zaman içinde ilişkilerin karmaşıklığını artırdı.

 

17. yüzyıllarda Polonya-Litvanya Birliği'nin zayıflaması ve çöküşü, Ukrayna'nın Lehistan ile karmaşık ilişkiler yaşamasına neden oldu. Özellikle Ukrayna'nın doğusundaki Zaporijya Kazakları, Polonya'nın kontrolünden bağımsızlıklarını kazanmaya çalıştılar. Bu dönemdeki çatışmalar ve savaşlar, Polonya ve Ukrayna arasındaki gerilimi derinleştirdi.  

 

Ukrayna'nın bağımsızlığı ve toprak bütünlüğü çeşitli zorluklarla karşılaştı. I. Dünya Savaşı'nın ardından, Ukrayna Halk Cumhuriyeti gibi bağımsızlık girişimleri ortaya çıktı. Ancak, iç çatışmalar ve komşu devletlerin müdahaleleri nedeniyle Ukrayna'nın bağımsızlık çabaları kısa süreli oldu.

 

İkinci Dünya Savaşı ise Polonya ve Ukrayna arasındaki ilişkileri daha da karmaşık hale getirdi. Savaşın başlamasıyla birlikte, Nazi Almanyası ve Sovyetler Birliği Polonya'yı paylaştı. Ukrayna, bu dönemde Nazi Almanyası'nın işgaline uğradı ve bazı Ukraynalılar Alman işgalcilerle işbirliği yaparak yerel yönetimde yer aldı. Ancak, Nazi Almanyası'nın baskıcı yönetimi ve Yahudi soykırımı, Ukraynalıların arasında da tepkilere neden oldu.

 

Sovyetler Birliği'nin Ukrayna'yı egemenliği altına alması ise savaşın sonunda gerçekleşti. Ukrayna, Sovyetler Birliği'nin bir parçası haline geldi ve komünist rejim altında yönetildi. Bu dönemde Ukrayna topraklarında sürgünler, toplu infazlar ve kolektivizasyon gibi baskıcı politikalar uygulandı. Polonya'nın da savaşın ardından Sovyetler Birliği tarafından işgal edilmesi, Polonya ve Ukrayna'nın tarihî deneyimlerini derinden etkiledi. Sovyet yönetiminin baskısı altında, Ukrayna ve Polonya toplumları birçok zorluğa göğüs germek zorunda kaldı. Bu dönemde Polonya ve Ukrayna arasındaki ilişkiler karmaşık bir hal aldı. Her iki ülke de farklı ideolojik ve siyasi etkiler altında yaşarken, tarihî ve kültürel bağlar da bu ilişkileri şekillendirdi.

 

Bu dönemde yaşanan deneyimler, Polonya ve Ukrayna arasındaki ilişkilerin karmaşıklığını ve duygusal yoğunluğunu artırdı. II. Dünya Savaşı'nın etkileri ve Sovyet yönetimi altındaki deneyimler, her iki ülkenin tarihî hafızasında derin izler bıraktı ve günümüz ilişkilerinin anlaşılmasında önemli bir rol oynadı.

(a)Polonya-Litvanya Birliği içindeki siyasi karışıklıklar

Polonya-Litvanya Birliği içindeki siyasi karışıklıklar ve dış müdahaleler, ülkenin zayıflamasına ve sonuç olarak bölünmesine yol açtı. Bu bölünme süreci, Polonya'nın sınırlarının değişmesine ve Ukrayna topraklarının da bu süreçten etkilenmesine neden oldu.

 

Polonya'nın bölünmesi, Ukrayna topraklarını da etkiledi. 1772, 1793 ve 1795 yıllarında gerçekleşen üç ayrı bölünme anlaşmasıyla Polonya toprakları farklı devletler arasında paylaşıldı. Bu bölünmeler sonucunda Ukrayna toprakları da parçalandı ve farklı devletlerin egemenliği altına girdi.

 

Rus İmparatorluğu, Habsburg Monarşisi ve Osmanlı İmparatorluğu arasında bölünmüş Ukrayna topraklarında çeşitli siyasi yapılar ortaya çıktı. Özellikle Rus İmparatorluğu'nun Ukrayna topraklarını ele geçirmesi, bölgenin siyasi ve kültürel dinamiklerini derinden etkiledi. Rus yönetimi altında, Ukrayna kültürü ve diline baskılar uygulandı ve Ruslaştırma politikaları izlendi.

 

Habsburg Monarşisi ise Galicia ve Lodomeria adını verdiği bölgede egemenlik kurdu. Bu dönemde Ukrayna topraklarında etnik ve kültürel çeşitlilik daha fazla dikkat çekti. Habsburg yönetimi altında Ukraynalılar, kendi kültürel kimliklerini koruma fırsatı buldular.

(b)Osmanlı İmparatorluğunun güneybatı Ukrayna topraklarını kontrolü

Osmanlı İmparatorluğu ise güneybatı Ukrayna topraklarını kontrol etti. Bu bölgede de etnik ve dini çeşitlilik söz konusu oldu. Bu dönemde, özellikle Osmanlı İmparatorluğu'nun kontrolündeki bu bölgelerde etnik ve dini çeşitlilik önemli bir rol oynadı.

 

Osmanlı İmparatorluğu'nun hakimiyeti altındaki güneybatı Ukrayna toprakları, farklı etnik gruplar ve dini inançlar arasında karmaşık bir yapıya sahipti. Bu bölgelerde Ukraynalılar, Türkler, Tatarlar, Lehler, Yahudiler ve diğer birçok etnik grup bir arada yaşamaktaydı. Ayrıca, farklı dini inançlara sahip olan Hristiyanlar, Müslümanlar ve Yahudiler arasında da çeşitlilik bulunmaktaydı.

 

Bu etnik ve dini çeşitlilik, Osmanlı İmparatorluğu'nun yönetim ve idari yapısını etkiledi. İmparatorluk, farklı grupların özerkliklerini korumalarına ve kendi dini inançlarına göre yaşamalarına izin verdi. Bu durum, farklı toplulukların kendi kültürlerini ve geleneklerini sürdürebilmesine olanak tanıdı, ancak aynı zamanda da karmaşık etnik ve dini ilişkilerin meydana gelmesine neden oldu.

 

Osmanlı İmparatorluğu'nun çöküşü ve bölgedeki siyasi değişiklikler, güneybatı Ukrayna'nın geleceğini etkiledi. 19. yüzyılın sonlarında ve 20. yüzyılın başlarında, bu bölgeler farklı devletlerin yönetimine geçti ve Polonya ve Ukrayna arasındaki sınırlar yeniden çizildi. Bu süreçte, etnik ve dini çeşitlilik devam etti ve bölgenin tarihî deneyimleri bu çeşitliliği şekillendirdi.

 

Polonya'nın bölünmesi ve Ukrayna topraklarının farklı devletler arasında paylaşılması, Ukrayna'nın tarihî deneyimini karmaşıklaştırdı. Farklı siyasi yapılar altında varlığını sürdürmek zorunda kalan Ukrayna, tarihî ve kültürel bağlarını korumaya çalışırken, farklı siyasi etkiler altında da şekillendi. Bu dönemde yaşanan gelişmeler, günümüzde bile Ukrayna'nın siyasi, kültürel ve toplumsal yapısını etkilemeye devam etmektedir.

 

17 yüzyılda Polonya'nın bölünmesi, Ukrayna'yı da etkiledi. Polonya'nın bölgeden çekilmesi, Ukrayna topraklarının farklı devletler arasında paylaşılmasına yol açtı. Rus İmparatorluğu, Habsburg Monarşisi ve Osmanlı İmparatorluğu arasında bölünmüş Ukrayna topraklarında çeşitli siyasi yapılar ortaya çıktı. Yüzyılın başlarında Ukrayna, Polonya ve Sovyetler Birliği arasında bölündü. Ukrayna, tarih boyunca bağımsızlığını kazanmaya çalışsa da, siyasi çalkantılar ve dış müdahaleler bu süreci zorlaştırdı. İkinci Dünya Savaşı sırasında Polonya'nın işgali ve sonrasında Sovyetler Birliği'nin egemenliği, Ukrayna'nın siyasi ve toprak bütünlüğünü etkiledi.

 

Bu tarihsel arka planı göz önünde bulundurarak, Polonya ve Ukrayna arasındaki ilişkilerin karmaşıklığını ve evrimini anlamak mümkün hale gelir. Her iki ülkenin tarihî deneyimleri, bugünkü siyasi, kültürel ve ekonomik dinamiklerin şekillenmesinde önemli bir rol oynamıştır. Bu ilişkilerin günümüzdeki yansımalarını incelemek, Polonya ve Ukrayna'nın gelecekteki etkileşimlerini daha iyi anlamamıza yardımcı olacaktır.

 

3.Asimilasyon Çabaları ve Ulusal Kimlik Meselesi

Tarih boyunca Polonya ve Ukrayna arasındaki ilişkiler, sadece siyasi ve topraksal boyutlarıyla değil, aynı zamanda kültürel ve ulusal kimlik açısından da önemli dinamiklere sahne oldu. Özellikle asimilasyon çabaları ve ulusal kimlik meselesi, bu iki ülke arasındaki ilişkilerin karmaşıklığını derinlemesine etkiledi. Polonya'nın tarihsel olarak Ukrayna toprakları üzerindeki egemenliği, asimilasyon çabalarını da beraberinde getirdi. Polonyalı seçkinler, Varşova'da yaşayan Rusinler olarak adlandırılan günümüz Ukraynalılarının atalarını Lehçe kültürüne ve diline asimile etmeye çalıştılar. Özellikle 19. yüzyılda bu çabalar daha yoğunlaştı. Ulusal kimliklerini koruma çabası içinde olan Ukraynalılar, Polonyalıların baskısına karşı kendi kültürel kimliklerini korumaya çalıştılar.

 

Tadeusz Kosciuszko gibi Polonyalı ulusal kahramanlar, Ukraynalıları Lehçe dilini benimsemeye ve Polonya kültürünü kabul etmeye teşvik etti. Ancak, bu çabalar Ukraynalılar arasında istenilen sonucu elde edemedi. Ukraynalılar, kendi tarihleri, dilleri ve kültürleri üzerinde tutkuyla durdular ve bu çabaları sayesinde ulusal kimliklerini korumayı başardılar.

 

İkinci Dünya Savaşı'nın etkisiyle ise Polonya ve Ukrayna arasındaki ilişkiler daha da karmaşıklaştı. Sovyetler Birliği'nin Ukrayna'yı egemenliği altına alması ve Polonya'nın işgali, her iki ülkenin de tarihî deneyimlerini etkiledi. Ukraynalılar, Sovyetler Birliği'nin yönetimine karşı direnirken, Polonyalılar da Nazi Almanyası'nın işgali altında acı çekti. Bu dönemde ulusal kimliklerin korunması ve asimilasyonun engellenmesi daha da önem kazandı.

 

Sonuç olarak, Polonya ve Ukrayna arasındaki ilişkilerin asimilasyon çabaları ve ulusal kimlik meselesi, her iki ülkenin tarihî bağlarından kaynaklanan önemli bir dinamik olarak öne çıkmaktadır. Her iki toplum da kendi kültürel kimliklerini koruma çabası içinde olmuş ve ulusal kimliklerini asimilasyona karşı başarıyla savunmuşlardır. Bu bağlamda, her iki ülkenin tarihî deneyimleri ve ulusal kimlikleri, günümüz ilişkilerini derinlemesine etkileyen faktörler arasında yer almaktadır.

 

Tarih boyunca Polonyalı seçkinler, günümüzde Ukraynalılar olarak adlandırılan topluluğu, o dönemde Rusinler olarak bilinen kişilerin atalarını asimile etmeye çaba gösterdiler. Bu asimilasyon çabaları, Polonya'nın kültürel ve sosyal etkisini baskın kılmak amacıyla gerçekleştirildi. Bu süreçte, Ukraynalıların kendi kültürel kimliklerini korumaları ve geleneklerini sürdürmeleri zorlaştı. Ancak, tarih boyunca Ukraynalılar, kendi dillerini ve geleneklerini muhafaza etmeye çalışarak bu asimilasyon çabalarına karşı direniş göstermişlerdir.

 

Tadeusz Kosciuszko, Polonya'nın bir diğer ulusal kahramanı olarak bilinir ve Ukraynalılar için önemli bir tarihi figürdür. Kendisinin ifade ettiği gibi, "Onlar [Rusynler]" yani günümüz Ukraynalıları, Lehçeye alışmalı ve tüm hizmetler Lehçe olarak yapılmalıdır. Bu düşünce, onların Polonya kültürü ve kimliğiyle daha çok etkileşime girmesi ve zamanla Polonya ruhunun onların içine geçmesi amacını taşır.

 

Bu düşünce, özellikle 1918-1939 yıllarında var olan İkinci Polonya-Litvanya Topluluğu döneminde, yetkililer tarafından uygulamaya çalışılmıştır. Ancak, Ukraynalılar ve Belaruslular arasında geniş çaplı asimilasyon uygulamaları beklenen sonucu vermemiştir. Bu topluluklar kendi kültürel kimliklerini korumak ve kendi dillerini ve geleneklerini sürdürmek konusunda direnç göstermişlerdir.

 

Bu dönemdeki asimilasyon politikaları, Ukrayna ve Belarus gibi diğer etnik grupları Polonya'nın kültürel ve siyasi etkisi altına almak amacını taşıyordu. Ancak, bu politikaların etkisi sınırlı kalmış ve Ukraynalılar ve Belaruslular hala kendi kimliklerini ve kültürlerini günümüze kadar sürdürmüşlerdir. Tarihsel olarak, bu tür asimilasyon politikaları, etnik kimlik ve kültürel farklılıkların korunması ve saygı görmesi konusundaki önemli tartışmaları da beraberinde getirmiştir.

 

4.Göç ve Entegrasyon: Ukraynalıların Polonya’ya Akışı

Polonya'nın mevcut liderliği, Ukraynalıları potansiyel Polonyalılar olarak görüyor ve Ukrayna'yı demografik açıdan zor dönemlerden geçen bir ulus için bir ikmal kaynağı olarak değerlendiriyor. Ukraynalı göçmenlerin, Polonya'nın nüfus artışı ve ekonomik ihtiyaçlarına katkıda bulunabileceğini düşünüyorlar.

 

2015 yılında, Polonya televizyonunun ilk kanalı, genç Ukraynalı kadınları yerel topluma bütünleştirmenin zorluklarını anlatan komedi dizisi "Lviv'den Kızlar"ı gösterdi. Bu proje, Ukrayna'dan gelen göçmenlere karşı hoşgörülü bir tutum oluşturmayı amaçlamaktaydı. Bu dizi, göçmenlerin yaşadığı günlük zorlukları ve entegrasyon sürecini mizahi bir şekilde ele alarak, Ukraynalıların Polonya toplumuna daha kolay adapte olmasına ve kabul görmesine katkı sağlamayı hedefledi. Polonya hükümeti, Ukrayna'dan gelen göçmenlere yönelik sosyal yardımlar ve avantajlar sunarak onları ülkeye çekmeye çalışıyor. Örneğin, Ukraynalı göçmenlerin aileleri için Family 500+ programı gibi sosyal destek programları uyguluyorlar. Bu tür politikalar, Ukraynalı göçmenlerin ülkeye yerleşmelerini ve entegrasyon sürecini desteklemeyi amaçlamaktadır.

 

Tüm bu adımlar, Ukraynalı göçmenlerin Polonya toplumunda daha iyi yaşama şanslarına sahip olmalarını sağlayarak, göçmenlerin ekonomik ve sosyal açıdan entegrasyonunu kolaylaştırmayı hedeflemektedir. Bu durum, Polonya'nın Ukrayna ile olan ilişkilerinin ve göç politikalarının önemli bir yönünü oluşturmaktadır.

 

Son yıllarda, Polonya ve Ukrayna arasındaki ilişkilerin önemli bir boyutunu Ukraynalı göçmenlerin Polonya'ya akışı ve bu göçmenlerin entegrasyon süreçleri oluşturmuştur. Ukrayna'daki ekonomik zorluklar, siyasi belirsizlikler ve çatışmalar, birçok Ukraynalının Polonya'ya göç etmesine neden olmuştur. Bu göç dalgası, hem Polonya'nın iç siyasetini hem de iki ülke arasındaki ilişkilerin dinamiklerini etkilemiştir.

 

Göçün başlıca nedenlerinden biri Ukrayna'daki ekonomik zorluklardır. Yetersiz istihdam olanakları, düşük ücretler ve ekonomik istikrarsızlık, birçok Ukraynalının daha iyi bir yaşam arayışıyla Polonya'ya gitmesine yol açmıştır. Ayrıca, Ukrayna'da yaşanan siyasi çalkantılar ve Rusya ile olan gerilim de göçün arkasındaki etkenler arasında yer almaktadır.

 

Polonya, Ukraynalı göçmenlere hoşgörülü bir yaklaşım sergileyerek entegrasyonlarını teşvik etmeye çalışmıştır. Özellikle 2015 yılında başlayan göç dalgasının ardından Polonya hükümeti, Ukraynalılara çeşitli sosyal güvenceler ve destek programları sunmuştur. Örneğin, Ukraynalı göçmenlerin çocukları için "Family 500+" programı kapsamında ödemeler yapılmıştır. Ayrıca, Ukraynalıların eğitim ve sağlık gibi temel hizmetlerden yararlanmaları kolaylaştırılmıştır.

 

Ancak, Ukraynalı göçmenlerin artan sayısı ve bu göçmenlerin topluma entegrasyonu beraberinde bazı zorlukları da getirmiştir. Polonya toplumu içinde, Ukraynalı göçmenlere karşı farklı görüşler bulunmaktadır. Bazı kesimler göçmenlere olumlu bir şekilde yaklaşırken, bazıları ise göçmenlerin ekonomik ve sosyal yük oluşturduğunu düşünmektedir. Bu durum, Polonya iç siyasetinde bazı tartışmalara neden olmuş ve hükümetin göç politikalarını şekillendirmesini etkilemiştir.

 

Göç ve entegrasyon meselesi aynı zamanda Polonya ve Ukrayna arasındaki ilişkileri de etkilemiştir. Ukraynalıların artan sayısı, Polonya'nın iç politikasında Ukrayna'ya yönelik daha katı bir tutumun oluşmasına yol açmıştır. Özellikle sağcı siyasetçiler, Ukraynalıların Polonya iç işlerine etkisi konusunda endişelerini dile getirmiş ve Ukrayna'ya yönelik politikaların sertleştirilmesini savunmuşlardır.

 

Sonuç olarak, Ukraynalıların Polonya'ya akışı ve entegrasyon süreçleri, her iki ülkenin iç siyasetini, toplumsal dinamiklerini ve ilişkilerini derinlemesine etkileyen önemli bir faktör haline gelmiştir. Hem ekonomik nedenler hem de siyasi faktörler, bu göç dalgasının temel tetikleyicileri olarak öne çıkmaktadır. Ancak, göçün beraberinde getirdiği zorluklar ve farklı görüşler, her iki ülkenin de iç siyasetini şekillendirmekte ve gelecekteki ilişkilerini etkilemektedir.

 

5.Polonya Hükümetinin Göç Politikaları ve Toplumsal Tepkiler

Polonya'da Ukraynalıların artan göçü, hükümetin göç politikalarını ve toplumsal tepkileri şekillendiren önemli bir faktör olmuştur. Polonya hükümeti, Ukraynalı göçmenlere yönelik hoşgörülü bir yaklaşım sergileyerek entegrasyonlarını teşvik etmeye çalışmış, ancak bu politika farklı toplumsal tepkilere yol açmıştır.

 

Hükümet, Ukraynalı göçmenlere çeşitli sosyal güvenceler ve destek programları sunarak entegrasyonlarını kolaylaştırmaya çalışmıştır. Özellikle "Family 500+" programı gibi destekler, Ukraynalı göçmenlerin çocuklarına yönelik ekonomik yardım sağlamış ve bu göçmenlerin topluma daha iyi entegre olmasına yardımcı olmuştur. Aynı şekilde, Ukraynalı göçmenlerin eğitim ve sağlık hizmetlerine erişimini kolaylaştırmak için önlemler alınmıştır.

 

Ancak, Polonya toplumu içinde Ukraynalı göçmenlere karşı farklı görüşler bulunmaktadır. Bazı kesimler, Ukraynalıların ekonomiye katkı sağladığını ve iş gücü açığını doldurduğunu savunurken, diğer kesimler göçmenlerin yerli işçilere rakip olabileceğini düşünerek endişelerini dile getirmiştir. Özellikle ekonomik zorluklarla mücadele eden bazı Polonyalılar, göçmenlerin iş pazarındaki varlığını bir tehdit olarak görmüş ve bu durum toplumsal gerilimlere neden olmuştur.

 

Polonya hükümeti, Ukraynalı göçmenlerin topluma uyumunu teşvik etmek amacıyla entegrasyon programları ve dil kursları gibi önlemler almıştır. Ancak, entegrasyon sürecinin başarıya ulaşması için zaman gerektiği ve toplumun genelinde olumlu bir tutumun oluşturulması gerektiği unutulmamalıdır. Ayrıca, göç politikalarının ekonomik ve toplumsal dinamiklere etkisi dikkatlice gözlemlenmelidir.

 

Polonya hükümetinin Ukraynalı göçmenlere yönelik hoşgörülü politikaları, ülkenin iç siyasetini etkilemiş ve farklı siyasi kesimler arasında görüş ayrılıklarına neden olmuştur. Göçmenlerin sayısındaki artış, sağcı siyasetçilerin Ukraynalıların Polonya iç işlerine etkisi konusundaki endişelerini artırmış ve bu siyasetçiler daha katı bir göç politikasının savunucusu olmuşlardır.

 

Sonuç olarak, Polonya hükümetinin Ukraynalı göçmenlere yönelik göç politikaları, toplumsal tepkilere ve iç siyaset dinamiklerine önemli ölçüde etki etmiştir. Entegrasyon çabaları ve ekonomik etkiler, bu politikaların şekillenmesinde ve uygulanmasında önemli bir rol oynamıştır. Gelecekte, Polonya'nın göç politikalarının nasıl evrileceği ve toplumsal tepkilerin nasıl şekilleneceği, ülkenin iç siyasetini ve Ukrayna ile olan ilişkilerini etkilemeye devam edecektir.

 

Geçen yıl Ukrayna'dan Polonya'ya yönelen göç dalgası, Polonya liderliği için olumsuz bir haber olarak algılanmadı. Aksine, iktidardaki Hukuk ve Adalet Partisi, bu göç akınının Ukrayna diasporasında önemli bir artışa yol açmasını demografik sorunları çözmenin bir yolu olarak gördü. Bu durum, ülkenin nüfus artışı ve işgücü ihtiyaçlarına katkıda bulunabilecek Ukraynalı göçmenlerin Polonya'ya gelmesini destekledi.

 

Ayrıca, Polonya liderliği, Avrupa Birliği'nin Asya ve Afrika'dan gelen göçmenleri kabul etmesine karşı bir argüman olarak Ukrayna'dan gelen göçmen akınına odaklandı. Sağcı siyasetçiler, bu göç dalgasının Avrupa'nın diğer bölgelerinden gelen göçmenlere göre daha kolay entegre olabileceğini ve uyum sağlayabileceğini düşündüler.

 

Bunun sonucunda, Polonya hükümeti Ukraynalı göçmenlere yönelik sosyal yardımlar ve destek programları uygulayarak onların ülkeye gelmelerini ve entegrasyon sürecini kolaylaştırmayı hedefledi. Bu politikalar, Ukrayna ile olan yakın tarihsel ve kültürel bağlarını da göz önünde bulunduran Polonya'nın göç politikalarının önemli bir bileşenini oluşturuyor.

 

Polonya hükümeti, 24 Şubat 2022'den sonra gelen Ukraynalılara yerel halkın yararlandığı birçok sosyal güvenceyi sağlamıştır. Özellikle Ukrayna vatandaşlarına yönelik olarak, 18 yaşın altındaki her çocuk için Family 500+ programı kapsamında ödeme alabilmelerine imkan tanınmaktadır. Bu program çerçevesinde, çocuğun Polonya'da kaldığı süre boyunca aylık olarak 500 zloti (125 $) tutarında bir ödenek transfer edilmektedir. Bunun yanı sıra, Ukrayna'dan gelen okul çağındaki çocukların ebeveynleri yıllık 300 zloti (75 $) ödeme talep edebilir.

 

Bu bahar, kendisini "Polonya'da eğitim ve yasallaştırma uzmanı" olarak tanıtan bir Ukraynalı kadının kaydettiği bir video büyük yankı uyandırdı. Videoda, Ukraynalıların bu ülkede Ukrayna'dakinden birkaç kat daha fazla olan asgari emekli maaşını nasıl alabilecekleri anlatılmaktadır. Buna göre, bir Ukrayna vatandaşının Polonya'da en az bir gün çalışmış olması yeterlidir. Bu tür fırsatlar, Ukrayna'ya yardım konusunda özel bir yasa ile sağlanmaktadır ve göçmenlerin daha iyi yaşama şanslarını artırmayı hedeflemektedir.

 

Bu tür sosyal yardım ve destek politikaları, Ukraynalı göçmenlerin ülkeye yerleşmelerini kolaylaştırarak entegrasyon süreçlerine katkı sağlamayı amaçlamaktadır. Polonya hükümeti, Ukrayna'dan gelen göçmenlerin topluma uyumunu ve işgücü piyasasına katılımlarını teşvik etmek amacıyla çeşitli önlemler almaktadır. Bu adımlar, ülke ile Ukrayna arasındaki ilişkileri ve göç politikalarını etkileyen önemli faktörlerden biri olmuştur.

 

Polonya toplumu, hükümetin Ukrayna'dan gelen göçmenlere yönelik cömert politikalarından hoşnut değil gibi görünüyor. Medyada yayınlanan sosyolojik çalışmalar, Ukrayna'dan gelen mültecilere yardım sağlanmasını destekleyen vatandaşların oranının düştüğünü gösteriyor. Bu çalışmalardan biri, beş ay içinde destek oranının %62'den %42'ye düştüğünü ortaya koyuyor. Başka bir araştırma ise, katılımcıların yarısından fazlasının hükümetin Ukraynalıları Polonyalılardan daha çok önemsediğine inandığını gösteriyor ve bu oranın %27'si için bu inanç kesin olarak ifade ediliyor.

 

Ukraynalı göçmenlerin Polonya'da işlerini ve eğitim olanaklarını almaları, yerli halk arasında endişelere neden oluyor ve sağlık sistemi üzerindeki yükün arttığına dair kayıtlar mevcut.

 

Bu hoşnutsuzluğun bir sonucu olarak, Ukrayna karşıtı duyguların büyüdüğü ve bunun siyasi bir etkiye sahip olduğu belirtiliyor. Özellikle, Konfederasyon adlı parti, Ukrayna karşıtı duyguları kullanarak ve parti notunda yaptığı vurgularla popülaritesini artırmıştır. Partinin sloganlarından biri "Polonya'nın Ukraynalaşmasını durduralım!" şeklindedir ve bu konuda önemli bir seçmen kitlesine hitap etmektedir. Konfederasyon'a olan destek, yılın başında %6 civarındayken, şu anda %15 civarına yükselmiştir.

 

Bu durum, Polonya toplumunda göç ve yabancı vatandaşlara karşı tutumun karmaşık ve çelişkili olduğunu göstermektedir. Göç politikalarının toplum üzerindeki etkileri ve duygusal tepkiler, siyasi tercihleri ve seçmen davranışını önemli ölçüde etkileyebilmektedir.

 

6.Siyasi Dinamikler: Sağcı Partilerin Ukrayna Karşıtı Söylemi

Polonya'da sağcı partilerin Ukrayna karşıtı söylemi, ülkenin siyasi arenasında önemli bir rol oynamış ve iç siyaseti etkilemiştir. Bu partiler, Ukrayna ile ilişkilerin karmaşıklığına ve göçmenlerin varlığına dayanarak siyasi çıkışlar yapmışlardır.

 

Ukrayna karşıtı söylem, özellikle göçmen akışının arttığı dönemlerde daha fazla öne çıkmıştır. Sağcı partiler, Ukraynalı göçmenlerin Polonya ekonomisine etkisini sorgulayarak, yerel iş gücünün göçmenler tarafından tehdit edildiği argümanını sunmuşlardır. Ayrıca, sağcı partiler Ukrayna'nın Avrupa Birliği ile olan ilişkilerini eleştirerek, Polonya'nın bu ilişkilerden zarar görebileceği düşüncesini savunmuşlardır.

 

Sağcı partiler ayrıca, Ukrayna'nın tarihî ve kültürel bağlamında da eleştirilerde bulunmuşlardır. Ukrayna'nın II. Dünya Savaşı sırasındaki bazı tarihî olayları veya ulusal kahramanları, sağcı partilerin eleştiri hedefi olmuş ve bu bağlamda Ukrayna'nın Polonya'ya tehdit oluşturabileceği görüşü öne sürülmüştür.

 

Siyasi arenada Ukrayna karşıtı söylemi benimseyen sağcı partiler, toplum içinde farklı görüşler yaratmıştır. Bazı kesimler bu söylemi desteklerken, diğer kesimler bu tür söylemin Ukrayna ile ilişkileri olumsuz etkileyebileceğini düşünmüş ve bu partilere eleştiri yöneltilmiştir. Bu durum, iç siyasette çeşitli gerilimler yaratmış ve Ukrayna karşıtı söylemin Polonya toplumunun genel görüşlerini nasıl etkilediği tartışılmıştır.

 

Siyasi dinamikler açısından sağcı partilerin Ukrayna karşıtı söylemi, Polonya iç siyasetinin şekillenmesinde önemli bir rol oynamıştır. Bu söylemin yaygınlığı, siyasi rekabeti artırmış ve farklı partiler arasında görüş ayrılıklarını derinleştirmiştir. Özellikle seçim dönemlerinde, bu söylem daha da belirginleşmiş ve siyasi tartışmaların merkezinde yer almıştır.

 

Sonuç olarak, Polonya'da sağcı partilerin Ukrayna karşıtı söylemi, ülkenin siyasi dinamiklerini etkilemiş ve toplumsal görüşleri şekillendirmiştir. Ukrayna ile ilişkilerin karmaşıklığı, göçmen akışı ve tarihî faktörler, bu söylemin gelişimini ve yaygınlığını etkileyen önemli unsurlar olmuştur. Gelecekte, bu söylemin siyasi arenada ne şekilde devam edeceği ve Polonya'nın Ukrayna politikalarını nasıl etkileyeceği, ülkenin iç siyasetinin önemli bir parçası olarak kalacaktır.

 

"Konfederasyon" liderlerinden biri olan Grzegorz Braun, Ukraynalı mültecilere yapılan yardımlara ve Kiev'e verilen desteğe karşı olan karşıtlığını ifade etmek amacıyla geçen Haziran ayında Varşova yürüyüşüne katılmıştı. Bu etkinlikte, "İşte Ukrayna değil, Polonya!" ve "Ukropolshka'ya Hayır!" gibi sloganlar kullanıldı. Bu tür söylemler, Varşova ve Kiev arasında varsayımsal birlik anlamına gelirken, etkinlik sırasında Ukrayna'daki özel harekatın başlamış olduğuna dair bir açıklama da okundu. Bu açıklama, Rusya'nın NATO'nun genişlemesine ve Ukrayna'nın Rus azınlığa karşı ayrımcılık yapma iddialarına yönelik endişeleri vurguluyordu.

 

Ukraynalıların kitlesel göçünün sosyo-ekonomik boyutlarına ek olarak, Konfederasyon Partisi, yeni gelen Ukraynalıların Polonya'nın tarihine karşı saygısızlık gösterdiği endişesini taşımaktadır. Geçen yıl Kasım ayında, Grzegorz Braun'un liderliğindeki Konfederasyon, Polonya'da yaşayan Ukraynalılara yönelik olarak Polonya İsyan Ordusu ve Ukrayna Milliyetçileri Örgütü (OUN-UPA, Rusya'da yasaklanmıştır) gibi örgütleri kınamaya zorunlu kılacak bir yasa tasarısı sunmuştu. Bu tasarıya göre Ukraynalılar, UPA'nın 2. Dünya Savaşı sırasında Polonyalılara yönelik işlediği suçlardan haberdar olduklarını teyit etmek ve OUN'un Polonya'da gerçekleştirdiği terör faaliyetlerini kınamak zorunda kalacaklardı. Bu tür siyasi girişimler, Ukrayna-Polonya ilişkilerindeki duygusal ve tarihsel karmaşıklığın bir yansımasıdır.

 

"Konfederasyon" üyeleri, ülkelerinin çıkarlarının Ukrayna tarafından tehdit edildiğine inandıkları için Rusya Federasyonu'nu doğal bir müttefik olarak görmeye eğilimlidirler. "Konfederasyon" üyesi Janusz Korwin-Mikke, bu konuda şu ifadeleri kullanmıştır: “Rusya'da korkunç olsa ve orada yamyamlık hüküm sürse bile, Rusya ile iyi ilişkilerden yanayım, çünkü Ukrayna'nın artan gücünden korkuyorum ve arkamda bir müttefik olmasını istiyorum.”

 

Polonya'da sonbaharda parlamento seçimleri yapılacak ve gazeteciler, yeni Sejm yapısında Hukuk ve Adalet Partisi ile "Konfederasyon" arasında bir koalisyon olabileceğini öngörmektedirler. "Konfederasyon" üyeleri daha önce herhangi bir siyasi ağırlıkla birleşmeyi reddetmiş olsalar da, seçimlerin ardından tutumlarının değişebileceği ve yeni Polonya hükümetinde Ukrayna karşıtı bir görüşün ağırlık kazanabileceği göz önünde bulundurulmalıdır. Bu durum, Ukrayna-Polonya ilişkilerinin gelecekteki yönünü belirlemede önemli bir faktör olabilir.

 

"Konfederasyon"un ağırlığının artması, Polonya'nın Ukrayna politikasını ciddi şekilde etkileyecektir. Bugünkü "Konfederasyon"un popülarite oranı, 2019 parlamento seçimlerindeki sonuçlarını ikiye katlamış durumda; o dönemde aldıkları oy oranı %6.8'di. Diğer Polonya partileri, Ukrayna karşıtı söylemin siyasi kazanç getirebileceğini gördükleri için "Konfederasyon" örneğini dikkate alarak aynı yönde adımlar atma eğiliminde olabilirler.

 

Polonya yöneticileri ile Ukrayna liderliği arasındaki ilişkilerin soğumaya başladığını gösteren ilk işaret, Polonya Cumhurbaşkanlığı Ofisi'nin uluslararası politika dairesi başkanı Marcin Przydacz'ın açıklamasıyla yaşanan diplomatik kriz oldu. Bu yetkili, Kiev'in Varşova'dan aldığı büyük destekle Ukrayna'nın Polonya liderliğinin son zamanlarda oynadığı rolü takdir etmeye başlaması gerektiğini savunmuştu. Bu açıklamaların ardından her iki ülkenin büyükelçileri de karşılıklı olarak Dışişleri Bakanlıklarına çağrıldı.

 

Seçim günü yaklaştıkça, iktidardaki Hukuk ve Adalet Partisi'nin Ukrayna konusundaki tavrının daha da sertleşmesi bekleniyor. Polonyalı seçmenler, Ukrayna politikasında daha sert duran siyasi güçlere oy verme eğiliminde gibi görünüyorlar. Bu gelişmeler, Ukrayna-Polonya ilişkilerinin geleceğini şekillendirmede belirleyici bir rol oynayabilir.

 

7.Ukrayna'nın Geleceği ve Polonya İlişkileri

Ukrayna'nın geleceği hem kendi iç dinamiklerine hem de uluslararası ilişkilere bağlı olarak şekillenmeye devam ediyor. Bu süreçte Polonya ile Ukrayna arasındaki ilişkiler de önemli bir rol oynamaktadır. Ukrayna'nın geleceği ve Polonya ile olan ilişkileri, bir dizi faktörün etkileşimi sonucunda belirlenmektedir.

 

Öncelikle, Ukrayna'nın iç dinamikleri ve siyasi istikrarı, ülkenin geleceğini büyük ölçüde etkileyecektir. İç siyasetteki istikrarsızlık, ekonomik sorunlar veya toplumsal gerilimler, Ukrayna'nın yönetim kapasitesini zayıflatabilir ve bu da ülkenin dış ilişkilerini etkileyebilir. Bu noktada Polonya'nın Ukrayna'ya sağladığı destek ve işbirliği, Ukrayna'nın iç sorunlarını çözme ve kalkınma çabalarına yardımcı olabilir.

 

Ukrayna'nın Avrupa Birliği ve NATO ile ilişkileri, ülkenin uluslararası entegrasyonunu ve güvenliğini belirleyen kritik faktörlerdir. Polonya, bu bağlamda Ukrayna'nın Batı'ya açılmasını destekleyen önemli bir oyuncudur. Polonya'nın Ukrayna'nın Avrupa ve Atlantik yapılarına entegrasyonuna sağladığı destek, Ukrayna'nın bölgesel güvenliğini ve istikrarını artırabilir.

 

Ancak, Ukrayna'nın Rusya ile olan ilişkileri ve Doğu Ukrayna'daki çatışma da geleceğini şekillendiren önemli unsurlardır. Bu durum, Polonya ile Ukrayna arasındaki ilişkileri de etkileyebilir. Polonya, Ukrayna'nın toprak bütünlüğünü ve egemenliğini desteklerken, aynı zamanda Rusya ile dengeyi koruma çabalarına da önem vermektedir.

 

Ukrayna'nın geleceği ve Polonya ilişkileri, aynı zamanda Ukraynalı göçmenlerin durumuyla da yakından ilgilidir. Polonya'nın Ukraynalı göçmenlere yaklaşımı ve entegrasyon politikaları, Ukrayna-Polonya ilişkilerini etkileyen faktörlerden biridir. Ukraynalıların Polonya'daki varlığı, kültürel etkileşimleri ve işbirliğini teşvik edebilirken, aynı zamanda iç siyasette de hassaslıklara yol açabilir.

 

Sonuç olarak, Ukrayna'nın geleceği ve Polonya ilişkileri, karmaşık bir etkileşim ağı içinde şekillenmektedir. Ukrayna'nın iç dinamikleri, uluslararası entegrasyon çabaları, Rusya ile ilişkiler ve göçmen akışı gibi faktörler, bu ilişkilerin gidişatını belirleyen unsurlardır. Her iki ülkenin de birlikte çalışarak bölgesel istikrarı ve güvenliği desteklemesi, Ukrayna'nın geleceğini şekillendirmede ve Polonya ile olan ilişkilerin derinleştirilmesinde önemli bir role sahiptir.

 

8.Sonuç

Bu makalede, Polonya ve Ukrayna arasındaki tarihî ilişkilerin karmaşıklığı ve evrimi incelenmiştir. Her iki ülke, coğrafi yakınlıkları ve tarihî geçmişleri nedeniyle sıkı bir bağa sahiptir. Ancak, bu ilişkiler zaman içinde çeşitli zorluklarla karşılaşmış ve farklı aşamalardan geçmiştir.

 

Tarihsel arka planı incelediğimizde, Polonya ve Ukrayna'nın tarih boyunca farklı devletler arasında bölüştürüldüğü ve siyasi yapılar içinde varlıklarını sürdürdüğü görülmektedir. İkinci Dünya Savaşı ve Sovyetler Birliği'nin Ukrayna'yı egemenliği altına alması, bu ilişkileri daha da karmaşık hale getirmiştir.

 

Asimilasyon çabaları ve ulusal kimlik meselesi, Polonya ve Ukrayna arasındaki ilişkilerin önemli bir yönünü oluşturmuştur. Polonyalı seçkinlerin Ukraynalıları asimile etme çabaları, ulusal kimliklerin oluşumunu etkilemiş ve farklı dönemlerde bu çabaların başarıya ulaşmadığı görülmüştür.

 

Göç ve entegrasyon konusu, son yıllarda Polonya ve Ukrayna arasındaki ilişkilerin merkezine oturmuştur. Ukraynalı göçmenlerin Polonya'ya akışı, hem iki ülke arasındaki işbirliğini hem de Polonya iç siyasetini etkilemiştir. Polonya hükümetinin göç politikaları ve Ukraynalılara sağladığı destek, toplumsal tepkileri de beraberinde getirmiştir.

 

Siyasi dinamikler bağlamında, sağcı partilerin Ukrayna karşıtı söylemi ve bu söylemin toplumsal etkisi önemli bir değerlendirme alanı olmuştur. Ukrayna'nın geleceği ve Polonya ile olan ilişkiler, hem Ukrayna'nın iç dinamikleri hem de uluslararası faktörlerle belirlenmektedir.

 

Sonuç olarak, Polonya ve Ukrayna arasındaki ilişkilerin tarihî, kültürel ve siyasi yönleri oldukça karmaşıktır. Her iki ülkenin de geleceği ve bu ülkeler arasındaki ilişkiler, iç ve dış faktörlerin etkileşimi sonucu belirlenecektir. Bu noktada, işbirliği ve anlayışın sürdürülmesi, bölgesel istikrarın ve güvenliğin sağlanması açısından büyük önem taşımaktadır. Polonya ve Ukrayna'nın tarihî bağları, gelecek nesillere aktarılarak daha da derinleştirilmeli ve ortak çıkarlar temelinde iş birliği devam etmelidir.

 

Özet:

Bu makale, Polonya ve Ukrayna arasındaki tarihsel, göç, ve siyasi dinamikleri ele alarak iki ülkenin ilişkilerini incelemektedir. Yüzyıllar boyunca Polonyalı seçkinlerin Ukraynalıları asimile etme çabaları ve Tadeusz Kosciuszko gibi ulusal figürlerin dil ve kültür entegrasyon önerileri incelenmiştir. Günümüzde ise Polonya hükümetinin Ukraynalı göçmenlere yönelik politikaları ve toplumsal tepkiler, siyasi arenada sağcı partilerin Ukrayna karşıtı söylemi ve Ukrayna'nın geleceği üzerindeki etkileri analiz edilmektedir. Makale, Polonya ve Ukrayna arasındaki ilişkilerin karmaşıklığını ve değişkenliğini anlamamızı sağlayarak, bu iki ülkenin gelecekteki yönelimlerini daha iyi öngörmemize yardımcı olmayı amaçlamaktadır.

 

Deutsch

Dieser Artikel untersucht die historischen, migrationsbezogenen und politischen Dynamiken zwischen Polen und der Ukraine mit dem Ziel, die Beziehung zwischen den beiden Ländern näher zu beleuchten. Im Laufe der Jahrhunderte wurden die Bemühungen polnischer Eliten, Ukrainer zu assimilieren, sowie Integrationsvorschläge hinsichtlich Sprache und Kultur durch nationale Persönlichkeiten wie Tadeusz Kościuszko untersucht. In der Gegenwart werden die Politik der polnischen Regierung gegenüber ukrainischen Migranten und gesellschaftliche Reaktionen, die ukrainienfeindliche Diskussion rechtsextremer Parteien in der politischen Arena sowie die Auswirkungen auf die Zukunft der Ukraine analysiert. Der Artikel zielt darauf ab, ein besseres Verständnis für die Komplexität und Variabilität der Beziehungen zwischen Polen und der Ukraine zu ermöglichen und somit dazu beizutragen, die zukünftigen Ausrichtungen dieser beiden Nationen besser vorauszusehen.

 

Русский

Эта статья исследует исторические, миграционные и политические динамики между Польшей и Украиной с целью изучения отношений между этими двумя странами. На протяжении веков польские элиты пытались ассимилировать украинцев, исследовались усилия национальных деятелей, таких как Тадеуш Кошиушко, по интеграции языка и культуры. В настоящее время анализируются политики польского правительства по отношению к украинским мигрантам и общественные реакции, роль правых партий в политическом арендаре с антиукраинской риторикой, а также влияние на будущее Украины. Цель статьи заключается в понимании сложности и изменчивости отношений между Польшей и Украиной для более точного прогнозирования будущих направлений этих двух стран.

 

한국인

논문은 폴란드와 우크라이나 간의 역사적, 이민 정치적 역동성을 조사하여 국가 간의 관계를 살펴보고 있습니다. 수세기 동안 폴란드 엘리트들의 우크라이나인들을 동화시키려는 노력 타데우시우스 코시우시코(Tadeusz Kościuszko) 같은 국가적 인물들의 언어 문화 통합 제안이 조사되었습니다. 현재에는 폴란드 정부의 우크라이나 이민자에 대한 정책 사회적 반응, 정치적 투명성에서 우크라이나에 대한 적대적 발언을 하는 극우 정당들의 역할 우크라이나의 미래에 미치는 영향이 분석되고 있습니다. 논문은 폴란드와 우크라이나 간의 관계의 복잡성과 다양성을 이해하며, 나라의 미래 방향을 정확하게 예측하기 위한 목적을 가지고 있습니다.

 

Kurdî

Evnî beş   , Polonya û Ukrayna navbera dinamîka taybetmendiyê, koçberî û siyasî ên navbera herdu welatan li ser xebata xwe ya civakî û çandî de lêkolîn dike. Li ser demên salên pêncî û du sed salan de hêzên hilberîn ên Polonya ji bo Ukraynalî hilweşandin û alîgirên herêmê wek Tadeusz Kościuszko bi pêşengtiya ziman û çandê geşkirina pêşniyara integre ya van gelan lêkolînek kirin. Di demekî niha de, siyaset û xebata dagirker ya partîyên saqiyên aşitîber û roleke wan a bê mîna siyaseta hikumetê ya Polonya ji bo koçberên Ukraynî û daxwaziya civaka xwe ya siyasî a îtîfakên saqiyên destpêkê û agahî bi vî rengî ya li ser demekê analîzkirin têne kirin. Ev lêkolîn hewce dike ku pêdivî ye me li ser pêdivî û cihê hevpar ên Polonya û Ukrayna têk bibînin, û bi vê yekê pêşî li hewl danin ku bifikirin ku li ser rêyên pêşerojê yên herdu welatan baştir agahdar bikin.

 

2 Ağustos 2023 Lüksemburg

 

 

Empfehlen Sie diese Seite auf:

Druckversion | Sitemap
{{custom_footer}}