Europäische Institut für Menschenrechte - Prof. Dr. Dr. Ümit Yazıcıoğlu -
      Europäische Institut für Menschenrechte - Prof. Dr. Dr. Ümit Yazıcıoğlu -

Rahmetli Bilal Çınar'ı Anıyor ve Arıyoruz

Bilal Çınar'ı Anıyor ve Arıyoruz

 

Prof. Dr. Dr. Ümit Yazıcıoğlu

 

Günümüzde, hatıralar ve yaşanmışlıklar geçmişin derinliklerinde iz bırakan birer hazine olarak duruyor. Bu hazineyi zenginleştiren, hayatın farklı yollarında rastladığımız insanlar ve onların yaşam dolu anılarıdır. Tekman kasabasının saygıdeğer sakinlerinden, rahmetli Bilal Çınar da bu hatıraların içinde, hayatın anlamını ve insan ilişkilerinin önemini yansıtan bir figür olarak kendine yer buluyor.

 

1998 yılında, Tekman'da Bilal Çınar ile gerçekleştirdiğim bir görüşme anısını paylaşmak istiyorum. O dönemde Bilal Çınar, bana şu cümleleri dikkatlice dile getirmişti: "Benim vasiyetimdir. Eğer ben ölürsem, Diyanet'e bağlı hiçbir imam cenaze namazımı kılmasın. Beni Kürt imamlarına emanet edin." Sizden bu cümlelerin altında yatan düşünceyi sormuştum ve aldığım cevap oldukça düşündürücüydü: "Onlar, İslami usullere göre yıkamayı bilmiyorlar. Bu nedenle, beni Kürt imamların yıkayıp defnetmesini istiyorum," demiştiniz.

 

Bilal Çınar'ın bu ifadeleri, onun bireysel düşüncelerini ve inançlarını yansıtıyordu. Bu cümleler, farklı inançların ve düşüncelerin toplumun zenginliği içinde nasıl yer bulabileceğini gösteriyordu. Her bir bireyin düşünceleri ve inançları, toplumsal mozaiğin renklerini zenginleştirirken, hoşgörü ve anlayışın da önemini hatırlatıyor.

 

Bilal Çınar'ın görüşleri, insanların farklı inanç ve bakış açılarına sahip olabileceğini ve bu farklılıkların anlaşılması ve saygı gösterilmesi gerektiğini vurguluyor. Bu özgün bakış açıları, toplumun hoşgörüsünün ve anlayışının temel taşlarıdır.

 

Saygıdeğer Bilal Amca,

Siz ve Tekman'ın hatıraları, beni geçmişin derin sularına sürükleyen ve anıların içinde kaybolmama neden olan değerli anılar olarak duruyor. Sizinle gerçekleştirdiğimiz o görüşme, sizi ve yaşamınızın değerlerini yakından tanımama fırsat sunmuştu. O anıların ve düşüncelerin bugün bile tazeliğini koruduğunu görmek beni mutlu ediyor.

 

O dönemde, sizin temiz ellerinizde kaynattığınız karanfil kokulu çayı içmek ve evladınız Bülent'le birlikte vakit geçirmek büyük bir zevkti. Siz, her zaman sevgiyle bağrınıza basardınız ve size duyduğum saygı, bu özel anıları daha da değerli kılıyor.

Siz, her zaman biz çocuklara destek olur ve çalışmalarımızı teşvik eder, Lüks lambanızın ışığı altında ders çalışmamızı sağlardınız. Bu anılardan biri olarak hatırladığımız o dönemdeki çabayı ve ilgiyi hiç unutmuyoruz. O kahvede birlikte çalışırken, sizin gözetiminiz altında derslerimize yoğunlaşırken hissettiğimiz sıcaklık ve güveni hala anımsıyorum.

 

Sizin, her zaman dünya siyasetiyle ilgilendiğinizi ve gazete okuduğunuzu biliyorum. O dönemde okuduğunuz Rızgari dergisinin önemi ve içeriğine verdiğiniz değer, sizin düşünce yapınızın ve hoşgörünüzün bir yansımasıydı. Bu tarz farklı kaynaklara ilgi göstermek, zihni zenginleştirmek adına önemli bir adımdır.

 

Bir diğer hatıramız, Babamın yaşadığı bir kavgayı hatırlatıyor. Babamın kavganın ortasında haksız olduğu bir durumda, sizin müdahalenizle olayın yatıştığını hatırlıyorum. Sizin insana değer veren yaklaşımınız ve müdahaleniz, sizin karakterinizin ve topluma olan saygınızın bir ifadesiydi. Bu anı, insani değerleri ve insanların birbirine destek olma gerekliliğini hatırlatıyor.

Aynı zamanda, meşhur Firar Şırık'ın atlarının hikayesi de sizin yaşamınızın unutulmaz anılarından biri olarak hafızalarda yer alıyor. Bu anı, cesaretinizin ve paylaşımcı yaklaşımınızın bir yansıması olarak görülüyor.

 

Bilal Amca,

2007 yılında son bir kez Tekman'a geldiğimde, sizinle yaptığımız son görüşme hala zihnimde canlı. Siz, elinizi öperek bana olan sevginizi gösterdiniz ve o anın içinde, sizin için Bülent ile benim aramızda bir fark olmadığını ifade ettiniz. Bu an, sizin insanları ve ilişkileri nasıl değerli bulduğunuzu yansıtıyor.

 

Değerli Bilal Amca,

Sizin yaşamınızın değerleri ve anılarınız, bir nesilden diğerine geçen bir hazine gibi duruyor. Sizin hayatınızdaki hoşgörü, insan sevgisi ve değerlere verdiğiniz önem, bugün bile bize rehberlik ediyor. Sizden aldığımız bu öğretiler, hayatımızın her aşamasında bize ışık tutuyor.

Bilal Amca, Zümrüt Karaca'nın haberini duyduğumda, sizin aramızdan ayrıldığınızı öğrendim. Siz artık fiziksel olarak bizimle değilsiniz, ancak anılarınız ve öğretileriniz sonsuza kadar kalbimizde yaşayacak. Siz, hayatın kıymetini ve insan ilişkilerinin değerini bize öğrettiniz. Allah rahmet eylesin, ruhunuz şad olsun. Ruhunuza Fatiha okunmasını rica ederim.

 

Siz, sadece bir birey olarak değil, aynı zamanda bir rehber, öğretmen ve dost olarak hatırlanacaksınız. Sizin öğrettiklerinizle dolu bir hayat sürmek, sizin mirasınızı yaşatmak adına büyük bir sorumluluktur.

 

Bilal Amca, sizinle yaşadığımız her anı, hayatımın anlamını derinlemesine anlamamı sağlayan bir hazine olarak kalacak. Sizinle geçirdiğimiz her anı, sevgi ve saygıyla anıyorum.

Işığınız hiç sönmesin, ruhunuz daima huzur içinde olsun.

Sevgi ve saygılarımla

 

21 Kasım 2017

 

Empfehlen Sie diese Seite auf:

Druckversion | Sitemap
{{custom_footer}}