Avrupa Birliği'nin Yeni Sorunlu Çocuğu Slovakya’mı?
Slovakya, tarihi boyunca coğrafi konumu, kültürel dinamikleri ve politik ortamıyla dikkat çeken bir ülke oldu. Son yıllarda ise Avrupa politikasındaki aktif rolü ve uluslararası meselelerdeki pozisyonlarıyla ön plana çıkıyor. Özellikle Avrupa Parlamentosu'nda Slovak temsilcilerin aktif rolleri, ülkenin Avrupa Birliği ile ilişkilerini ve ulusal politikalarını yakından etkiliyor. Ancak Slovakya'nın iç politikasında yaşanan son değişiklikler, uluslararası arenada nasıl bir pozisyon alacağı konusunda belirsizliklere yol açıyor. Bu yazıda, Slovakya'daki politik rüzgarların değişimi, bu değişimin ulusal ve uluslararası politikalara olası etkileri ve ülkedeki ana politik aktörlerin yaklaşımları ele alınacaktır.
Sosyolojik incelemeler, Avrupa Birliği içerisinde en yüksek Rusya sempatisine sahip ülkenin Slovakya olduğunu ortaya koymaktadır. Globsec tarafından bu sene gerçekleştirilen ankete göre, Slovak nüfusunun sadece yüzde 40'ı Ukrayna'da yaşanan çatışmanın arkasında Rusya'nın bulunduğuna kanaat getiriyor. Bu oranı Polonya'da %85, Çek Cumhuriyeti'nde %71 ve Macaristan'da %54 olarak görmekteyiz. Bununla beraber, Slovak halkı NATO üyeliği konusunda en az desteği veren popülasyonlardan biri olup, Slovak vatandaşlarının sadece yarısı Rusya'nın ulusal güvenlikleri için bir tehdit unsuru olduğuna inanmaktadır.
Ancak ironik bir şekilde, Slovakya Cumhurbaşkanlığı makamı, geçen yıl Rus askeri personeline çatışmayı sonlandırmaları adına Rusça temaslarda bulunan Batı eğilimli politik figür Zuzana Čaputova tarafından temsil edilmektedir. Čaputova, 2019 seçimlerinde ilk turda %40,57 ve ikinci turda %58,40 oy oranıyla seçilmiştir.
Slovakya'nın parlamenter demokrasiye sahip olmasının bir sonucu olarak, cumhurbaşkanının yetkileri sınırlıdır. Fakat yaklaşan 30 Eylül seçimlerinde, Čaputova'nın da dahil olduğu İlerici Slovakya (PS) partisinin parlamentoda galip gelmesi ve teknokrat hükümetin yerine kendi kabinesini oluşturma potansiyeli bulunmaktadır.
PS'nin en büyük rakibi, eski Başbakan Robert Fico'nun liderliğini yaptığı Yön - Sosyal Demokrasi (Smer-SD) partisidir. Son kamuoyu araştırmaları, Slovak seçmenlerinin yaklaşık %20'sinin Smer-SD'ye, %17-18'inin ise PS'ye eğilim gösterdiğini belirtiyor. Bu yılın başlangıcından itibaren, İlerici Slovakya'nın aldığı destek %3-4'lük bir artış göstererek, Smer-SD'den kopan Ses - Sosyal Demokrasi (Hlas) partisini geride bırakmış ve seçim anketlerinde ikinci sıraya oturmuştur. PS lideri Michal Šimečka, Avrupa Parlamentosu'nun tarihinde Başkan Yardımcısı pozisyonuna seçilen ilk Slovak temsilci olarak dikkat çekmektedir. Bir bireyin politik yöneliminin tanımı, onun aktif olduğu temsil komiteleri ve gruplar aracılığıyla analiz edilebilir. Šimečka, LGBT topluluğunun yanı sıra etnik azınlıkların haklarını temsil eden Avrupa Parlamentosu komitelerinde görev yapmaktadır. Ayrıca, AB-Ukrayna Parlamentolar arası birliğinin de bir ferdi olarak, Batı'da genel kabul görmüş olan LGBT hakları, çok kültürlülük, kadın hakları ve Ukrayna'nın Avrupa ile daha yakın ilişkiler kurma perspektifleri gibi konularda aktif bir rol üstlenmektedir.
Zuzana Caputova, Slovakya Devlet Başkanı sıfatıyla, 7 Temmuz'da ülkesini ziyaret eden Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelensky ile gerçekleştirdiği basın toplantısında açık bir duruş sergiledi. "Bratislava'da gerçekleşen Bükreş Dokuz'u Zirvesi'nde," dedi Caputova, "NATO'ya olan inancımızın ve güvenimizin tam olduğunu ifade ettik." Bu bağlamda, Smer-SD'nin lideri Robert Fico, potansiyel bir hükümet kurmaları durumunda Ukrayna'nın NATO üyeliğine karşı çıkacaklarını belirtti. Bunu, bölgelerindeki güvenlik endişelerine dayandırarak ifade etti. “Eğer Ukrayna, NATO üyesi olursa ve Rusya ile bir çatışma yaşanırsa, Slovakya'nın da bu savaşta yer alması gerekecektir. Bu riski almaya niyetimiz yok," şeklinde açıklamada bulundu Fico.
Bu politik yönelimin yanı sıra, silah tedariki konusundaki duruşlar da ayrışıyor. Slovakya'nın bu yıl içerisinde Ukrayna'ya 13 adet Rus yapımı MiG-29 savaş uçağı göndermesi, Rusya tarafından eleştiri konusu oldu. Ancak Smer-SD'nin lideri Fico, bu adımı doğrudan Rusya'ya karşı bir tehdit olarak değerlendirdi. Smer-SD'nin politik yaklaşımları, PS'nin daha liberal ajandasından ayrılmaktadır. Fico, geçmişte AB'nin göçmen kotalarına, Roman azınlığının entegrasyon sorunlarına ve LGBT haklarına dair politikalara sık sık eleştirel yaklaştı.
Medya ve bazı muhalifler, Fico'nun politik yönelimlerini, Macaristan Başbakanı Viktor Orbán'ın yaklaşımlarıyla karşılaştırmaktadır. Her iki liderin de milliyetçi ve muhafazakâr görüşlere sahip olduğunu ve otoriter bir yönetim tarzına eğilimli olduklarına dair iddialar mevcuttur. Bugün Slovakya'da gerçekleştirilecek parlamento seçimlerinin sonuçları, Moskova yanlısı bir hükümetin kurulmasını mümkün kılabilir. Bu, “Ses - Sosyal Demokrasi” partisinin geçmişte Smer-SD'nin bir parçası olması ve potansiyel bir koalisyona girmesi ihtimaliyle güçleniyor.
Bu politik değişiklikler ışığında, Slovakya'nın dış politika yaklaşımlarında ve iç politikadaki sosyal reformlarda önemli değişikliklere tanık olabileceğimizi öngörmek mümkündür. Smer-SD'nin potansiyel yönetimi altında, Slovakya'nın dış politika yaklaşımlarında ve sosyal reformlarda radikal değişikliklere gidilmesi beklenebilir.
Slovakya, Orta Avrupa'nın siyasi olarak aktif ve stratejik bir ülkesi olarak dikkat çekmektedir. Son dönemde, ulusal ve uluslararası meselelerde alınan pozisyonlar, ülkenin hem iç siyasetini hem de uluslararası ilişkilerini derinden etkileyen dinamiklerle şekilleniyor. Bu bağlamda, yaklaşan parlamento seçimleri, Slovak siyasetindeki güç dengelerini yeniden tanımlayabilecek kritik bir öneme sahip.
Makale, özellikle Avrupa Birliği'nde Slovakya'nın Rusya yanlısı bir pozisyon sergileyip sergilemediği, NATO ve diğer uluslararası meselelere bakışı, ve çeşitli sosyal konulardaki eğilimlerini detaylı bir şekilde ele alıyor.
Sonuçlar, Slovak halkının genel eğilimlerine rağmen, Slovakya Cumhurbaşkanı Zuzana Caputova'nın daha Batı yanlısı bir tutum sergilediğini gösteriyor. Ancak parlamentoda, İlerici Slovakya (PS) partisi ve Yön - Sosyal Demokrasi (Smer-SD) partisi arasında sıkı bir rekabet yaşanıyor, bu da ülkenin gelecekteki yönünü belirleyecek. Bu kritik dönemde, Slovakya'daki politik dinamiklerin sadece ülke içinde değil, aynı zamanda Avrupa ve genel olarak uluslararası arenada da önemli etkileri olacak. Bu makale, Slovak siyasetindeki bu güç dengelerini, mevcut ve olası politika değişikliklerini detaylı bir şekilde inceleyerek, Slovakya'nın gelecekteki yönünü anlamamıza ışık tutuyor.